ATF25'TE ALMAN TURİZM ENDÜSTRİSİ BULUŞMASI: TÜRK TURİZMİNİN GELECEĞİ VE ALMANYA PAZARI

Uluslararası Antalya Turizm Fuarı (ATF25) çerçevesinde gerçekleşen "Alman Turizm Endüstrisi Buluşması" paneli, Türk turizminin Almanya pazarındaki rolünü ve sektördeki geleceğe yönelik stratejileri detaylı bir şekilde ele aldı.
Uluslararası Antalya Turizm Fuarı, 22–23–24 Ekim 2025 tarihlerinde Antalya ANFAŞ Uluslararası Fuar Merkezi'nde gerçekleştirildi. Yedinci kez düzenlenen ATF25, turizm sektörünün tüm bileşenlerini aynı çatı altında buluşturarak büyük bir küresel buluşmaya ev sahipliği yaptı. Türkiye İş Bankası ana sponsorluğunda ve Kilit Hospitality Group ana partnerliğinde düzenlenen ATF25, "Sürdürülebilir Misafirperverlik" temasıyla dikkat çekti.
ATF25’in önemli panellerinden biri de,"Alman Turizm Endüstrisi Buluşması" oldu. Panelde, Alman Turizm Endüstrisi Federal Birliği (BTW) Başkanı Sören Hartmann, Alman Seyahat Acenteler Birliği Dışişleri Komisyonu Başkan Yardımcısı Önder Sancarbarlaz, Schmetterling International CEO’su Ömer Karaca, RTK Group CEO’su Thomas Bösl ve Bentour Reisen Yönetim Kurulu Başkanı Kadir Uğur, Türkiye ile Almanya arasındaki güçlü turizm ilişkileri ve geleceğe yönelik stratejiler üzerinde fikir alışverişinde bulundu. Paneli Sören Hartmann moderatörlüğünde gerçekleştiren konuşmacılar, Türkiye'nin turizmdeki başarılarını ve karşılaştığı zorlukları kapsamlı bir şekilde tartıştı.
Sören Hartmann: Almanya ve Türkiye Arasındaki Turizm İlişkilerinin Önemi
Panelin moderatörü Sören Hartmann, açılış konuşmasında Türkiye'nin Almanya için taşıdığı stratejik öneme değindi. Hartmann, Türkiye ile Almanya arasındaki turizm ilişkilerinin sadece sayısal anlamda değil, kültürel etkileşim açısından da büyük bir öneme sahip olduğunu belirtti. Türkiye'nin son yıllarda gösterdiği büyüme ve turizmdeki gelişimin, Hartmann’ın kişisel kariyerini de doğrudan etkilediğini söyledi:
“Türkiye, Almanya için her zaman önemli bir turizm destinasyonu olmuştur. Bugün burada olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Türkiye ile Almanya arasındaki işbirliği, yalnızca turizm değil, kültürel ilişkiler açısından da önemli bir örnek teşkil ediyor. Türkiye’nin son yıllarda gösterdiği büyüme, benim kariyerimi de doğrudan etkilemiştir.”
Türkiye'nin turizmdeki rolünü daha iyi anlatabilmek için Almanya’dan Türkiye’ye gelen turist sayılarından ve Türkiye’nin büyüyen turizm pazarından bahseden Hartmann, 2024 yılı itibariyle Türkiye’nin GSYİH’sinin yüzde 12’sinin turizmden geldiğini ve bunun ülke ekonomisi için kritik bir katkı sağladığını vurguladı:
“Geçen yıl 6 milyon Alman turist Türkiye’yi ziyaret etti. Bu, Türkiye’nin turist çeken gücünü bir kez daha gözler önüne seriyor. Özellikle İstanbul, 2023 yılında dünyanın en çok ziyaret edilen şehirlerinden biri oldu ve bu, Türkiye’nin turizmdeki gücünü kanıtlayan bir göstergedir.”
Önder Sancarbarlaz: Türkiye’nin Almanya İçin Taşıdığı Ekonomik Değer
Önder Sancarbarlaz, Alman Seyahat Acenteler Birliği Dış İşleri Komisyonu Başkan Yardımcısı, Almanya’dan Türkiye’ye olan turizm akışının ekonomik boyutlarına dikkat çekti. Sancarbarlaz, Almanya ile Türkiye arasındaki turizm ilişkilerinin zaman içinde nasıl derinleştiğini ve Türk turizminin Almanya ekonomisine kattığı değeri vurguladı. 2024 yılı itibariyle Türkiye’nin GSYİH’sinin yüzde 12’sinin turizmden geldiğini belirten Sancarbarlaz, Türk turizminin Almanya'nın ekonomik yapısına önemli katkılar sağladığını ifade etti:
“Alman turizminin Türkiye'ye olan ilgisi sadece sayısal olarak büyük değil, aynı zamanda kültürel etkileşimi de artırıyor. Almanya, Türkiye’nin en büyük turizm pazarı olmaya devam ediyor. 2024 yılında Türkiye'nin GSYİH’sinin yüzde 12’si turizmden geldi. Bu, Türk ekonomisi için çok kritik bir katkı sağlıyor.”
Sancarbarlaz, Türkiye'nin turizmdeki büyümesinin, Türk-Alman ilişkilerinin güçlenmesinde büyük rol oynadığını belirtti. Ayrıca, Türkiye’nin turizmdeki başarılarının, Almanya ile olan kültürel bağları da pekiştirdiğini söyledi.
Ömer Karaca: Dijitalleşmenin Turizmdeki Rolü
Ömer Karaca, Schmetterling International CEO’su, dijitalleşmenin turizmdeki rolüne ve sektördeki verimliliği artıracak dijital çözümlerin önemine dikkat çekti. Türkiye’nin sunduğu kaliteli hizmetlerin dijital çözümlerle daha da güçlendirilebileceğini belirten Karaca, dijitalleşmenin turizm sektöründe iş yapma biçimlerini değiştirdiğini ve müşteri beklentilerine nasıl yanıt verileceğini ifade etti:
“Dijitalleşme, turizm sektöründe sadece yazılımlar değil, aynı zamanda iş yapma biçimlerimizi değiştiren bir dönüşümü ifade ediyor. Müşteri beklentilerini karşılamak için dijitalleşme sürecini hızlandırmalıyız.”
Karaca, özellikle dijitalleşme sürecinde hızla dönüşüm geçiren seyahat sektöründe, dijital platformların daha verimli hale getirilmesi gerektiğini ifade etti. Ayrıca, Türkiye’nin turizmde dijital altyapıya yatırım yaparak daha geniş bir müşteri kitlesine ulaşmasının önemine vurgu yaptı.
Thomas Bösl: 2026 Yılı İçin Umutlu Beklentiler
Thomas Bösl, RTK Group CEO’su, Türk turizminin geleceği için umutlu olduğunu belirtti. 2025 yılında yaşanan küçük bir düşüşe rağmen, Türkiye’nin turizmdeki potansiyelinin büyümeye devam ettiğini ifade etti. 2026 yılına dair beklentilerini paylaşan Bösl, fiyat artışlarının pazardaki bazı segmentlerin kaybolmasına neden olabileceğini ancak Türkiye'nin hala güçlü bir turizm destinasyonu olduğunu söyledi:
“2025 yılı zorlu geçti. Ancak Türkiye, her zaman çok güçlü bir destinasyon olmuştur. 2026 için umutluyum. Özellikle fiyatlar konusunda dikkatli olmalıyız. Fiyat artışları, pazardaki bazı segmentlerin kaybolmasına neden olabilir.”
Bösl, Türk turizminin özellikle ‘sun beach’ tatil seçeneklerinde çok güçlü olduğunu ancak daha geniş bir yelpazeye hitap edilmesi gerektiğini ifade etti:
“Türkiye, sadece ‘sun beach’ tatilleriyle sınırlı kalmamalı. Wellness, sağlık turizmi gibi yeni alanlara da yönelmeliyiz. Özellikle sağlık turizmi, Türkiye için önemli bir fırsat.”
Kadir Uğur: Skandinavya Pazarına Yatırım ve Yeni Fırsatlar
Kadir Uğur, Bentour Reisen Yönetim Kurulu Başkanı, Türk turizmini yeni pazarlara açmak için Skandinavya pazarına yapılan yatırımları paylaştı. Türkiye’ye olan ilginin azaldığını ancak Skandinavya pazarına yapılan yatırımların bu açığı kapatabileceğini belirtti. TUI ile yapılan anlaşmaların, Türkiye'nin bu pazarda daha güçlü bir konum elde etmesini sağlayacağını ifade etti:
“Skandinavya pazarına yaptığımız yatırımlar, özellikle fiyat odaklı olmayan turizm anlayışını benimsememiz sayesinde çok güçlü bir pazar yaratma şansı tanıyor. TUI ile yaptığımız anlaşmalar, bu alandaki etkimizi artıracak.”
Gelecek İçin Umutlu Bir Perspektif
Panelin sonunda, konuşmacılar Türk turizminin geleceği konusunda umutlu olduklarını belirttiler. Sören Hartmann, Türkiye’nin turizmdeki güçlü konumunun ve sunduğu kaliteli hizmetlerin, ülkeler arasındaki ilişkileri daha da güçlendireceğini söyledi:
“Türkiye’nin kalitesine güveniyoruz ve bu kaliteyi daha da geniş bir müşteri kitlesine ulaştırmak için birlikte çalışmalıyız.”
