EMİR CARGO KURUCUSU HÜSEYİN KAPLAN: 20. YILIMIZDA ÇOK DAHA GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE İŞİMİZİN BAŞINDAYIZ

EMİR CARGO KURUCUSU HÜSEYİN KAPLAN: 20. YILIMIZDA ÇOK DAHA GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE İŞİMİZİN BAŞINDAYIZ

Emir Cargo Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kaplan, 20 yıllık fuar lojistiği deneyimiyle sektörün en köklü ve önde gelen markalarından Emir Cargo’yu konuştuk. 2006’da home office başlayan süreçten bugün 1.500 m² kapalı deposu, çok sayıda aracı, uzman ekipler ve Avrupa Birliği prosedürlerine hâkim operasyon yapısına uzanan bir yolculuk anlatıyor. Pandemi dönemi, değişen gümrük mevzuatları ve Avrupa Birliği’nin yeni uygulama zorunlulukları gibi pek çok zorluğu aşan Kaplan, bugün sektörün yüzde 75–80’ine hâkim olduklarını ve fuar lojistiğindeki hizmet kalitesini her yıl daha da geliştirdiklerini söylüyor. 20. yılını geride bırakan Emir Cargo’nun tecrübesi, dönüşümü ve yeni dönem vizyonu üzerine konuştuk.

2006 yılında nasıl başladığınızdan ve bugün geldiğiniz noktaya kadar geçen 20 yıllık süreci nasıl özetlersiniz?
2006 yılının Kasım ayında fuarcılık hizmetine başladık. Hatta bu yolculuğa home office olarak adım attık. İlk yılımızda beş otele hizmet vererek büyüme yolunda ilk adımlarımızı attık. İkinci yıl bir ofis edindik, ardından müşteri sayımız artınca daha büyük bir depoya geçtik. O dönem 300 metrekarelik bir depomuz vardı. Her yıl sayısız fuar ve workshopta iyi işler çıkardık. İşimiz tamamen memnuniyete dayalı olduğu için çoğu müşterimiz bize fiyat bile sormadan hizmet aldığı için bizi tercih etti.

2015 yılına kadar çok güzel bir dönem geçirdik. Kasım 2015’te Rusya’da yaşanan uçak krizi bizi tedirgin etmişti, krizin sektörümüzü daraltacağını düşünmüştük. Ancak tam tersi oldu: Rusya pazarının kapanmasıyla otelciler farklı pazarlara yöneldi ve bizim işlem hacmimiz daha da büyüdü. Her geçen yıl güçlenerek büyüdük. Bugün 1.500 metrekare kapalı depomuz var; 10–13 yıldır aynı lokasyondayız. Dört özmal aracımız bulunuyor; sezonda personel sayımız 12–13’e kadar çıkıyor. Yılda ortalama 8–10 bin adet koli tüketiyoruz. Sektöre ilk defa A-plus “koliden stand teslimine kadar tam hizmet” modelini biz getirdik. Otelin ürünü bize tesliminden standdaki kurulu hâline kadar tüm süreci üstleniyoruz. Zamanla bu model örnek alınmaya başladı, kopyalandı ama sektörün bu hizmetle tanışması bizden kaynaklıdır.

Pandemi dönemini sektörün en ağır hisseden alanlarından biri fuar lojistiğiydi. Bu süreç sizin açınızdan nasıl geçti?
2020 yılı Mart ayına kadar işler çok iyiydi fakat pandemi tüm dünyada olduğu gibi bizi de etkiledi. Yaklaşık iki buçuk yıl hiç fuar yapılmadı. Bu süre gerçekten zordu. Diğer sektörler bir yıl içinde normale dönerken, biz fuarcılar hâlâ fuar yapamıyorduk; çünkü toplu alanlarda bir araya gelmeye izin yoktu. Bir yandan da firmalar fuarlara bütçe ayıramamaya başlamıştı. Pandemi sonrası yeniden fuarlar açıldığında ise bu kez başka bir sıkıntıyla karşılaştık: birçok ülkede gümrük mevzuatları değişmişti ve yeterli personel çalışmıyordu. Gümrükler evden çalışıyor, dönüşümlü sistem uygulanıyordu. Eskiden on personelle yürüyen operasyonlar dört personele düşünce gümrük süreleri uzadı ve bu durum zaman zaman işlerde gecikmelere sebep oldu. Ancak tüm bu zorlukların üstesinden geldik ve süreçleri yeni düzenlere göre yeniden yapılandırdık.

Bu süreç sonrasında operasyonlarınızı nasıl uyarladınız?
Ekibi tamamen yenilemekten ziyade tüm güncel bilgilerimizi yeniledik. Odaklanma noktalarımızı değiştirdik, bildiğimiz birçok şeyi yeniden öğrenmek zorunda kaldık. Adeta ilkokula yeniden başlamış gibiydik. 20 yıllık tecrübemizin üzerine yeni prosedürleri ekleyerek yolumuza devam ettik. Şu anda tüm operasyonlarımız güncel Avrupa Birliği ve uluslararası gümrük prosedürlerine uyumlu şekilde ilerliyor.

Son dönemde Avrupa Birliği’nde değişen vergi ve gümrük uygulamalarının operasyonlarınıza etkisi ne oldu?
Özellikle Avrupa Birliği ülkelerinde büyük bir prosedür değişikliği yaşandı. Eskiden Türkiye’den bir ürünü gönderdiğimizde gümrük vergisini burada ödeyebiliyorduk. Örneğin Almanya’da bir fuara gidiyorsak, vergiyi Türkiye’den ödeyip işlem yapabiliyorduk. Şimdi Alman hükümeti diyor ki: “Mal kime geliyorsa vergiyi o ödeyecek.” Yani mal Almanya’da kime teslim ediliyorsa işlem onun adına yapılıyor. Bu durum Macaristan dahil birçok ülkede uygulanmaya başlandı. Böyle olunca bazı ajantalarla sorunlar yaşadık; otellere dönüp “Biz vergiyi ödedik, bir daha ödüyoruz” algısı oluştu. Aslında bu durum bizden değil; tamamen Avrupa Birliği’nin pandemi sonrası yenilediği prosedürlerden kaynaklanıyor. Ürünlerimizin çoğu bedelsiz olduğu için her zaman vergi çıkmıyor; Almanya’da genelde çıkmaz, fakat Bulgaristan gibi bazı ülkelerde çıkabiliyor. Her ülkenin hem AB prosedürü hem kendi yerel uygulamaları var ve biz hepsine hâkimiz.

Tüm bu değişiklikler karşısında sektördeki konumunuzu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bugün sektörde bizi farklı kılan en önemli unsur gümrük mevzuatlarını en ince detayına kadar bilmektir. Rakiplerimizin çoğu bu alanda yeterli bilgiye sahip değil; sadece nakliye hizmeti gibi çalışıyorlar. Bizim uzman ekiplerimiz var, Avrupa’da partnerlerimiz var ve her ay Avrupa Birliği’nden güncel mevzuat akışı alıyoruz. Fuar lojistiği konusunda beş yıldızlı otellerin neredeyse tamamıyla çalıştık. Bir fuarda yüz katılımcı varsa sekseni ürününü bizimle gönderiyor. Piyasanın yaklaşık yüzde 75–80’ine hâkim durumdayız. Bu güç hem tecrübemizden hem de birebir ilişkilerimizi her zaman canlı tutmamızdan geliyor. Bir aksilik olduğunda müşterilerimize önceden bilgi veriyoruz. Pandemi döneminde öngöremediğimiz birkaç durum oldu ama acı tecrübelerle onları da düzelttik. Bugün operasyonlarımızda, akışımızda ve teslim süreçlerinde hiçbir problemimiz yok. 20 yıllık süreçte hiç operasyon hatası yaşamadık.

Sunduğunuz hizmetler yalnızca turizm sektörüne yönelik mi?
Evet, sadece turizm sektöründe fuarcılık lojistiği hizmeti veriyoruz. Bundan sonra da aynı alanda devam edeceğiz.

Sektörde sizi ayıran hizmet kapasitesinden de bahsedebilir misiniz?
Dört özmal aracımız var. Kış döneminde fuarcılık sezonuna göre personel sayımız 12–13’e kadar çıkıyor. Herkese hizmet verebilmek adına kapasitemizi esnek şekilde yönetiyoruz. Ürün tesliminden stand kurulumuna kadar olan A-plus hizmet modelimiz de bizi sektördeki diğer firmalardan ayıran önemli unsurlardan biri.

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
20. yılımıza giriyoruz ve ayaktayız. İşimizin başındayız. Tüm tecrübemizle, güncel prosedürlerle uyumlu şekilde hizmet vermeye devam ediyoruz. Bu yılın bizim için çok güzel geçeceğine inanıyoruz.

Etiketler