TAYFUN PİRPİR YAZDI: 2026'DA TURİZMDE İNSAN KAYNAKLARI ÖN PLANA ÇIKACAK

Yıllardır turizm sektöründe insan kaynakları üzerine çalışıyorum. Her sezonun, her otelin, her yöneticinin farklı bir hikâyesine tanıklık ettim. Ama bir şey hiç değişmedi:
Başarının temelinde her zaman insan vardı.
Bugün geldiğimiz noktada, 2026 sezonu öncesi tüm işletme sahiplerine, genel müdürlere ve insan kaynakları profesyonellerine şunu net olarak söyleyebilirim:
Artık fark yaratmak yalnızca doluluk oranlarıyla ya da yatırım büyüklüğüyle ölçülmüyor.
Gerçek fark, insana değer veren kurum kültürüyle başlıyor.
Bir işletmeyi güçlü yapan şey, kadro sayısı değil;
-
doğru yöneticinin seçilmesi,
-
doğru ekibin kurulması,
-
ve o ekibin sahada kendini değerli hissetmesidir.
Bugün turizmde en büyük rekabet artık “çalışanı elde tutmak” üzerine kuruludur.
Motivasyon, liyakat, aidiyet ve sürdürülebilir insan kaynağı yönetimi, her markanın başarısını belirleyen unsurlardır.
2026 yılı, bu farkındalığın yılı olacak.
Artık “sezonluk istihdam” değil, insana yatırım yapan kalıcı sistemler konuşulacak.
İyi bir İK yöneticisi sadece personel planlaması yapan değil;
liderlik kültürünü, kurum vizyonunu ve çalışan bağlılığını inşa eden kişidir.
Çünkü 2026 sezonunda kazanacak olanlar,
insan kaynağını maliyet değil, yatırım olarak görenler olacak.